Almanya Maliye Bakanlığı’nda bütçeden sorumlu müsteşar Werner Gatzer tarafından tüm bakanlıklarına gönderilen mektupta, tüm federal bütçedeki gelecekteki harcama taahhütlerinin geçici olarak dondurulduğu belirtildi. Başlangıçta sadece İklim ve Dönüşüm Fonu (KTF) için geçerli olan bütçe dondurma uygulamasının, federal bütçenin büyük bir bölümünü kapsayacak şekilde genişletildiği aktarılan mektupta, bakanlıkların ve kurumların mevcut yükümlülüklerinin yerine getirilmeye devam edileceği ancak yeni yükümlülüklere girilemeyeceği kaydedildi.
Gatzer’in mektubunda, “federal bütçenin genel bütçe durumunu gözden geçirmesinin gerekli olduğu” belirtilerek, bütçenin dondurulmasının ardından bakanlıklar tarafından talep edilen harcamalara, özel münferit durumlarda izin verileceği vurgulandı. Anayasa Mahkemesi, 15 Ekim’de, koalisyon hükümetinin yeni tip koronavirüs (COVID-19) salgını döneminden kalma 60 milyar euroluk kullanılmamış krediyi bir iklim fonuna aktarma kararının anayasaya aykırı olduğuna karar vermişti.
Mahkeme, ülkenin borç frenindeki istisnaların ihlali nedeniyle 2021 yılı ikinci ek bütçesinin anayasaya aykırı olduğunu ilan etmişti. Alman hükümeti, 2021’deki bütçe değişikliğiyle COVID-19 salgını tedbirlerine yönelik 60 milyar euro tutarındaki kullanılmayan krediyi İklim ve Dönüşüm Fonu’na aktarmaya karar vermişti. Mahkemenin kararında, ilk olarak borç tavanının, COVID-19 krizinde de olduğu gibi ancak acil bir durum olması durumunda aşılabileceği, buna karşın fonların iklim fonuna aktarılmasının bu koşulları karşılamadığı belirtilmişti.
COVID-19 salgını sırasındaki acil durum nedeniyle Alman federal hükümetinin, borç alımını 60 milyar euro artırmasına karşın COVID-19 ve sonuçlarıyla başa çıkmak için söz konusu krediye ihtiyaç duyulmadı.
Sosyal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller Partisi ve Hür Demokrat Parti’nin (FDP) oluşturduğu koalisyon hükümeti, söz konusu krediyi ülkenin İklim ve Dönüşüm Fonu için kullanmak istemişti. Kararın Almanya’nın 2024 bütçesini etkilemesi bekleniyordu. Karar, hükümetin, artık ek olarak, 60 milyar euroyu da hesaba katmasını ve vergi artışlarında hükümet ortakları arasındaki anlaşmazlık nedeniyle başka yerlerdeki harcamaları kısmayı gerektirecek.